| Bilinmeyen | |
|
+6İbrahim_SN !jensen!e.girl burcay Flame DD <3 JeNseN.. rebel_rocker 10 posters |
|
Yazar | Mesaj |
---|
rebel_rocker RPG Üye
Mesaj Sayısı : 67 Kayıt tarihi : 08/10/09 Yaş : 29 Nerden : Antalya
Kişi sayfası RPG Puanı: (95/100)
| Konu: Bilinmeyen Ptsi Ekim 12, 2009 10:48 pm | |
| Güneşin gülümsemediği karanlık bir güne merhaba dedim yine... Alışkanlık, uyuyor sanıp boş yatağına baktım. Beni bırakıp gittiğini çok zor kabulleniyordum. O benim tek dostum değil miydi? Beraber gülüp beraber ağladığım tek sevdiğim insan değil miydi? Nasıl olmuştu da beni bu kadar çabuk bırakmıştı? .....Bir yandan anlamaya çalışıyordum hayatı, bir yandan unutmaya. Yavaş yavaş alışıyordum bu renksiz dünyaya, artık fazla düşünmüyor,ağlamıyordum. Tek yaptığım şey içimdeki küçük bir umutla bütün gün gezinmekti. Üzerimi giyinip kendimi dışarı attım. Hiç bir farklılık yoktu yine aynı yabancı ve somurtuk yüzler... Heralde yine şu umursamaz ve görünmez tavrımı takınmıştım ki kimse selam vermedi. Benimle konuşmadıklarına seviniyordum saçma sorularına yalan cevaplar vermek zorunda kalmıyordum. Saatler geçip gitti, bulutlar bana yaklaştı ve artık zamanın geldiğini fısıldadı her gün olduğu gibi. Tabii bende her gün olduğu gibi yine onu dinledim,ne derse desin gerçek olmadığını bile bile...Sonunda susmuştu ama şimdi nerdeydim, belki de bu sefer onu dinlememeliydim... Kafam karışıktı ya da boştu. Konuşacak kimsem yoktu.Belki onu dinlemekten başka çarem yoktu... İç sesimle konuşurken önümde garip bir gölge olduğunu hissettim. Ancak başımı kaldırdığımda artık çok geçti, kaybolmuştu bile... Tanrım,sanırım kafayı yiyordum. Elim boş o soğuk eve döndüm.... ~~Beğendiyseniz devamını yazarım ~~ | |
|
| |
DD <3 JeNseN.. Moderatör
Mesaj Sayısı : 2344 Kayıt tarihi : 22/09/09 Yaş : 29 Nerden : AnKaRa..
| Konu: Geri: Bilinmeyen Ptsi Ekim 12, 2009 11:11 pm | |
| ohaaa yazzz lütfenn süper bende böle yetenek yok yaa xD | |
|
| |
rebel_rocker RPG Üye
Mesaj Sayısı : 67 Kayıt tarihi : 08/10/09 Yaş : 29 Nerden : Antalya
Kişi sayfası RPG Puanı: (95/100)
| |
| |
DD <3 JeNseN.. Moderatör
Mesaj Sayısı : 2344 Kayıt tarihi : 22/09/09 Yaş : 29 Nerden : AnKaRa..
| Konu: Geri: Bilinmeyen Salı Ekim 13, 2009 12:00 am | |
| yaa böle okurken bile tipim değiştii xD süper yani | |
|
| |
Flame Kurucu&Administratör
Mesaj Sayısı : 666 Kayıt tarihi : 20/09/09 Yaş : 85
| Konu: Geri: Bilinmeyen Salı Ekim 13, 2009 12:07 am | |
| Rütbeni veriyorum melis siteye gelince puanını verir | |
|
| |
rebel_rocker RPG Üye
Mesaj Sayısı : 67 Kayıt tarihi : 08/10/09 Yaş : 29 Nerden : Antalya
Kişi sayfası RPG Puanı: (95/100)
| Konu: Geri: Bilinmeyen Çarş. Ekim 14, 2009 5:56 pm | |
| Tşk ederim | |
|
| |
rebel_rocker RPG Üye
Mesaj Sayısı : 67 Kayıt tarihi : 08/10/09 Yaş : 29 Nerden : Antalya
Kişi sayfası RPG Puanı: (95/100)
| Konu: Geri: Bilinmeyen Çarş. Ekim 14, 2009 6:52 pm | |
| -2- Uzun zamandır özlemini duyduğum uykumu aptal kapı zili böldü.Söylene söylene kapıya doğru yürüdüm.Kağıt hışırtısından gazeteci çocuğun geldiğini anladım.Çocuk dün gelemediği için özür dileyip duruyordu (sanki umrumdaymış gibi) gazeteyi elinden kapıp kapıyı suratına kapattım. Kısa bir pişmanlık duysamda geri dönüp özür dilememedim.Sıradan cinayet,soygun,gasp haberlerini geçtim.Kayıp ilanlarının bulunduğu sayfada bir şey dikkatimi çekti. 2-3 ay önce kendi ellerimle gömdüğüm küçük dostum Buster'ın kayıp ilanı vardı. Siyah kıvırcık tüyleri traş edilmişti.Ben onu asla traş etmezdim.Boynuna taktığım beyaz tasma da yerinde yoktu.Ama bu köpeğin benim Buster'ım olduğuna yemin edebilirdim.İlanı veren kişi telefon ve adresini vermişti. Telefon numarası çok tanıdıktı. Hafızamı biraz yokladıktan sonra bu numaranın sahibini hatırladım. Hemen gidip onunla konuşmalıydım. ....Tam yüzümü yıkamak için lavaboya eğiliyordum ki aynadaki yansımam gözüme çok garip geldi. Gözlerimi inceledim ve eskisi gibi hırçın bakmadıklarını farkettim. Sonra uzun siyah saçlarımın ne kadar da çirkin göründüğünü düşündüm. Gözlerimi yansımamdan hiç ayırmadan raftaki makası aldım ve saçlarımı kestim. Saatin "dong" lamasıyla gözlerimi yansımamdan ayırdım ve yüzümü aceleyle yıkadım.Mutfağa gidip en sevdiğim gevrekle sütü masaya bıraktım. Büyük bir ustalıkta bir yandan gevreğimi hazırlarken bir yandan da onu nerede bulabileceğimi düşünüyordum.Gevreğimi hızla yeyip kalktım.Kapüşonlu ceketimi kaptım,kapüşonu yüzümü kapatacak şekilde kafama geçirdim ve sonunda evden çıktım. ....İlk önce nereye bakacağımı bilmiyordum.Nedenini bilmiyordum ama ayaklarım beni Buster'ın yanına götürdü.Yanına çömeldim ve ellerimle toprağı kazmaya başladım.Buster yoktu! Bu nasıl olabilirdi? Ölü bir köpeği kim ne yapardı ki? Kafamda binlerce soruyla ayağı kalktım.Toprağı öylece bırakıp yürümeye başladım.Onu bulmam gerekiyordu ama nerde olabileceği konusunda en ufak bir fikrim yoktu.Onun yaşadığı yeri hiç görmemiştim,onunla belki hiç konuşmamıştım bile... Sürekli o yanıma gelir, o konuşurdu benim tek yaptığımsa dinlemek ve onaylamaktı. Bunun ne kadar garip olduğunu farkederek kendime güldüm. ....Tüm şehri dolaşmıştım.Yoktu hiç bir yerde yoktu.Harika! Şimdi ne yapacaktım? Bundan vazgeçmeye hiç niyetim yoktu ama sanırım biraz ara verebilirdim. Benim külüstür en son park ettiğim yerde öylece duruyordu. Arabaya atlayıp bir zamanlar gitmekten nefret ettiğim lokantaya doğru yol aldım. "Claire's Dinner" karşımda duruyordu hiç bir şey değişmemişti.Cırtlak sarı duvarları ve ona hiç uymayan mavi masalar.. İçeri girip sosyetelerin bayıldığı pahalı kahvelerinden birini sipariş ettim.Tadı her zaman ki gibi iğrençti, yinede içtim. Hesabı masaya bırakıp o boğucu yerden çıktım. Külüstürü orda bırakıp eve doğru yürümeye başladım. Saat 22.00'a yaklaşıyordu.Yani o ürkütü ses yine bir şeyler zırvalayacaktı. Ya da benim duyduğumu sandığım ses... Yerdeki gölgelerden bulutların yaklaştığını hissettim. İç güdüsel olarak başımı hemen yukarı kaldırdım. Tabii ki hiç bir şey yoktu. ....Evet, yanılmamıştım.O ses yine bana emirler yağdıracaktı.Ama bu sefer onu dinlemeyecektim...Ben o sesi düşünürken aniden esen rüzgar saçlarımla birlikte düşüncelerimide savurdu.Ve işte misafir ses'im geldi: -"Onu aramayı bırak" dedi fısıltıya benzer sesiyle.Hayır,hayır onu dinlemeyecektim! Kulaklarımı kapattım ve hızla koşmaya başladım nereye gittiği bilmeden. Sanki hâlâ peşimdeydi. Dakikalardır koşuyordum, nefes nefese kalmış çok yorulmuştum. "Evet,bugünlük bu kadar macera yeter,tatlım." dedi tanıdık bir ses. Gördüğüm şey karşında ne yapmam gerektiğini, ne söylemem gerektiğini bilmiyordum.Tek bildiğim şey bunun bir halisülasyon olduğuydu.Kaçmaya devam ettim ama o sanki bana yapışıktı.Kahretsin,ondan kaçamıyordum! Belki de kaçmamı gerektiren bir şey yoktu... Gözlerimi kapattım,sakin olmalıydım. Rüzgar başlayışı gibi ani bir şekilde dindi.Gözlerimi açtığımda yoktu. Gittiği için minnet duydum ve daha fazla oyalanmadan eve gittim. Kendimi hemen yatağa attım ve yarın evden çıkmamaya karar verdim. Çok yorulmuştum,göz kapaklarım ağırlaştı.Bende kapanmalarına izin verdim, kısa bir süre sonra uyudum. | |
|
| |
burcay Tam Üye
Mesaj Sayısı : 173 Kayıt tarihi : 22/09/09 Yaş : 29
| Konu: Geri: Bilinmeyen Çarş. Ekim 14, 2009 8:58 pm | |
| | |
|
| |
!jensen!e.girl Moderatör
Mesaj Sayısı : 433 Kayıt tarihi : 22/09/09 Yaş : 31 Nerden : Texas/Dallas
| Konu: Geri: Bilinmeyen Çarş. Ekim 14, 2009 10:30 pm | |
| ooov süper ya devamını bekliom | |
|
| |
DD <3 JeNseN.. Moderatör
Mesaj Sayısı : 2344 Kayıt tarihi : 22/09/09 Yaş : 29 Nerden : AnKaRa..
| Konu: Geri: Bilinmeyen Perş. Ekim 15, 2009 4:22 am | |
| süüperrr | |
|
| |
İbrahim_SN Süper Moderatör
Mesaj Sayısı : 1563 Kayıt tarihi : 23/09/09 Yaş : 33 Nerden : Çanakkale
Kişi sayfası RPG Puanı: (100/100)
| |
| |
rebel_rocker RPG Üye
Mesaj Sayısı : 67 Kayıt tarihi : 08/10/09 Yaş : 29 Nerden : Antalya
Kişi sayfası RPG Puanı: (95/100)
| Konu: Geri: Bilinmeyen Perş. Ekim 15, 2009 9:51 pm | |
| Tşk ederim arkadaşlar | |
|
| |
rebel_rocker RPG Üye
Mesaj Sayısı : 67 Kayıt tarihi : 08/10/09 Yaş : 29 Nerden : Antalya
Kişi sayfası RPG Puanı: (95/100)
| Konu: Geri: Bilinmeyen C.tesi Ekim 17, 2009 12:47 am | |
| -3-
Gecenin 2'sinde uyandım gördüğüm bir rüya sayesinde, kâbus demiyorum çünkü artık çok normal geliyorlardı. Ölen insanlar tanıdığım-tanımadığım herkesin ölümü....Hayır,sakın aklınızdan "geleceği görebiliyor" diye düşünmeyin.Göremiyordum,keşke görebilseydim ama böyle bir yeteneğim yoktu... Dolaptan bir şişe bira çıkardım yavaş yavaş içerken,aklıma uzun zamandır haber alamadığım bir arkadaşım geldi.Ona(cecillia) bir e-mail atmak için bilgisayarımı açtım.Ancak posta kutumdaki bir mesaj beni engellemeye yetmişti.Mesaj 24 Temmuz 1999'da Cecillia'dan gelmişti,yaklaşık bir ay önce...Yani Onu,kaybettiğim gün... Bunun hakkında fazla kafa yormak istemedim ve hemen mesajı açıp okumaya başladım.Gönderilen mesaj babası tarafından yazılmıştı. Okuduklarım dakikalarca ağlamama sebep oldu. Bunun tek nedeni bir arkadaşımı daha kaybetmem değildi.Cecillia'nın benim yüzümden öldüğünü düşünüyorlardı. Belki de haklılardı,tamam kabul ediyorum belki değil BENİM YÜZÜMDENDİ! Ama ben öldürmemiştim,yani düşündüğünüz gibi gidip onu vurmamış yada kesmemiştim... Kısacık bir metinde olabildiğince hakaret vardı.Hepsini okuyamadım ve PC'nin "power" tuşuna bastım. Evet,artık gerçekten lanetli olduğumu düşünmeye başlıyordum! Kendimi öldürmemek için hiç bir sebebim yoktu ya da yaşamak için... Kendimi bildim bileli yalnızdım, önce ailem sonra arkadaşlarım,hatta zavallı minik köpeğim bile... Niçin yaşıyordum? Kim için? Tüm bunlar ne demekti? Sınanıyor muydum? yoksa hayatın oyunları mıydı bunlar? Eğer hayat denen lanet şey buysa ben yaşamak istemiyordum,beni teker teker bırakanların arkasından gözyaşı dökmek istemiyordum! Kimin yüzüne gülsem,arkadaşlık kursam sonunda kaybediyorum. Neden? Anlamıyordum,neden benim hayatım diğerlerinin ki gibi sıradan değil? Beni onlardan ayıran ne özelliğim vardı? Lanetli olmam dışında? ......Tüm bunları sonsuza kadar düşünsem de hiç birine cevap veremezdim,biliyordum,farkındaydım.Peki ama ne yapmam gerekirdi? Bu boktan hayatı yaşamaya devam mı etmeliydim yoksa kendimi asmalı mıydım? Düşünmek istemiyordum bunları,ama kahrolasıca beyin düşünmeden duramıyordu. Sadece uyurken düşünmüyoruz,biz insanlar(!),tabii benim mışıl mışıl uyumamı bekleyemezsiniz.... Dışarı çıkıp,gezmek istedim.Ama bu fikri hemen kafamdan uzaklaştırdım.Sonra neler olabileceğini tahmin bile etmek istemiyordum. Hiç bir şey yapamıyordum, dışarı çıkamıyor,bir insan yüzü göremiyordum. Bu evin içinde ot gibi ölümümü bekleyecektim? Hayır,asla! ...Daha 15 yaşındayken mükemmel bir hayatım yok muydu,hayallerim yok muydu? Kendime her zaman hayallerimi gerçekleştirmeden ölmeyeceğim derdim. O yaşlarda hayat bana gerçek yüzünü göstermemişti,sanırım. Yada önce umut vermiş sonra beni sırtımdan vurmuştu.15 yaşımdaki şu basit genç kız hayalleri şimdi çok saçma geliyordu, ama hâlâ içimde bir yerde o genç kızı hissedebiliyor,o tozlu hayalleri yerine getirmek istiyordum. Bunu hissetmem, yaşamak istediğim anlamına mı geliyordu? Benim yerimde olsa hangi insan yaşamak isterdi? Sanırım,hiç kimse... Ben neden istiyordum? Bilmiyordum... ....Saat 06.24 olmuş bile. Tam 4,5 saat düşündüm. Peki elime ne geçti? Hiç birşey! Eskiden düşünmemek için müzikle ilgilenirdim. Evet,bu iyi bir fikirdi. Belki de hayallerimi gerçekleştirmek için burdan başlayabilirdim. 1 aydır bir tuşuna bile basmadığım piyanom,üst kattaydı. Merdivenleri 2'şer,3'er atlayarak müzik odama girdim. Gözüme ilk çarpan Onun gitarıydı.Gözümü hemen çevirip,piyanoma koştum.Tuşları toz içindeydi.Önce onları temizledim.Sonra ellerim otomatik olarak Bizim şarkımızı çalmaya başladı. Şarkıyı çalarken dünyayla hiç bir bağlantım kalmamıştı. Sanki şimdi karşımda oturuyor,elinde gitarıyla bana eşlik ediyordu.Sonra beraber söylüyorduk şarkımızı... Şarkının daha ortasındaydım ki odanın kapısı şiddetli bir sesle çarptı. Kapı benim dünyaya dönmeme neden oldu.Kapıya küfretmeye başladım ancak küfretmem gereken başka bir şeymiş,onu geç anladım... Bu sefer rüzgârla veya bulutlarla gelmemişti.Dün geceki gibiydi,aynıydı. Capcanlı karşımdaydı,evimdeydi. Nereye kaçabilirdim? Ya da ona ne diyebilirdim?? İlk konuşan o oldu: -Üzgünüm,korkutmak istememiştim. Ne dediğini anlayamadım,gözlerine öylesine odaklanmıştım ki sanki hipnotize olmuştum... Hâlâ ağzım açık boş boş bakıyordum.Yine bir şeyler demeye başladı: -Gelmemi istemedin mi tatlım,burdayım işte! Bu sefer onu anlamıştım, ama bu imkansızdı! Dilim tutulmuş gibiydi,hiç bir şey söyleyemedim.Ancak o hiç olmadığı kadar gevezeydi: -Hey,sana ne oldu böyle,eğer fikrini değiştirdiysen hemen burdan toz olurum,hiç sorun değil xD Gülüşü aynıydı,saçma bir sırıtış değildi,gözleri ve kalbiyle gülüyordu eskisi gibi... Şaşkınlık içinde "hemen burdan defol" dedim. Nedenini bende bilmiyorum. Ağzımdan çıkmasıyla oda hemen yok oldu...Şok içindeydim,tek yaptığım şey saatlerce hıçkırıklarla ağlamaktı... | |
|
| |
İbrahim_SN Süper Moderatör
Mesaj Sayısı : 1563 Kayıt tarihi : 23/09/09 Yaş : 33 Nerden : Çanakkale
Kişi sayfası RPG Puanı: (100/100)
| Konu: Geri: Bilinmeyen C.tesi Ekim 17, 2009 1:15 am | |
| | |
|
| |
rebel_rocker RPG Üye
Mesaj Sayısı : 67 Kayıt tarihi : 08/10/09 Yaş : 29 Nerden : Antalya
Kişi sayfası RPG Puanı: (95/100)
| Konu: Geri: Bilinmeyen C.tesi Ekim 17, 2009 2:07 am | |
| Tşk ederim zaman ayırıp okuduğun için | |
|
| |
DD <3 JeNseN.. Moderatör
Mesaj Sayısı : 2344 Kayıt tarihi : 22/09/09 Yaş : 29 Nerden : AnKaRa..
| Konu: Geri: Bilinmeyen C.tesi Ekim 17, 2009 3:33 am | |
| bunlar okunmaz mı yaa | |
|
| |
İbrahim_SN Süper Moderatör
Mesaj Sayısı : 1563 Kayıt tarihi : 23/09/09 Yaş : 33 Nerden : Çanakkale
Kişi sayfası RPG Puanı: (100/100)
| Konu: Geri: Bilinmeyen C.tesi Ekim 17, 2009 3:37 am | |
| rica ederim meraklıyımdır böyle şeylere:D ama böyle bi yeteneğim yok | |
|
| |
DD <3 JeNseN.. Moderatör
Mesaj Sayısı : 2344 Kayıt tarihi : 22/09/09 Yaş : 29 Nerden : AnKaRa..
| |
| |
rebel_rocker RPG Üye
Mesaj Sayısı : 67 Kayıt tarihi : 08/10/09 Yaş : 29 Nerden : Antalya
Kişi sayfası RPG Puanı: (95/100)
| |
| |
İbrahim_SN Süper Moderatör
Mesaj Sayısı : 1563 Kayıt tarihi : 23/09/09 Yaş : 33 Nerden : Çanakkale
Kişi sayfası RPG Puanı: (100/100)
| Konu: Geri: Bilinmeyen C.tesi Ekim 17, 2009 8:40 pm | |
| yaa hiç olmassa yüksek bende o da yok | |
|
| |
gMesy Yeni Üye
Mesaj Sayısı : 24 Kayıt tarihi : 25/09/09 Yaş : 30
| Konu: Geri: Bilinmeyen Paz Ekim 25, 2009 2:53 am | |
| mükemmeller ya kendimi o an orada o depresif halin o psikolojik durumun tam içinde hissettim çok etkileyici gerçekten tebrik ediyorum süper | |
|
| |
rebel_rocker RPG Üye
Mesaj Sayısı : 67 Kayıt tarihi : 08/10/09 Yaş : 29 Nerden : Antalya
Kişi sayfası RPG Puanı: (95/100)
| Konu: Geri: Bilinmeyen Paz Ekim 25, 2009 10:14 pm | |
| ... Bir aydır hiç dışarı çıkmamıştım. Tam bir ay önce müzik odamda gördüklerimin halisülasyon olduğuna kendimi inandırmayı başarmıştım. Çünkü o günden beri hiç gelmemişti,garip seslerde duymamıştım. Belki de yaşadıklarımın etkisiydi, her neyse artık yoktu... Artık gelmediğine göre ev hapsine son verebilirdim.Biraz daha evde oturursam kafayı yiyebilirdim.Olabildiğince hızlı bir şekilde gevreğimi hazırladım,çok az kalmıştı. Bu da alışveriş yapmam gerektiğini gösteriyordu. Kahvaltımı bitirdim.En sevdiğim T-shirt'le eski jean'ımı üzerime geçirip, dışarı çıktım. Hava beklediğimden de sıcaktı.Güneş tam yüzüme çarpıyor,beni selamlıyordu sanki. Ve hiç bulut yoktu,işte bu mükemmeldi. Garip olaylar yaşamak için uygun bir gün değildi, bu yüzden bir an için sevindim.Alışveriş merkezi uzaktaydı ve ben külüstürü "Claire's Dinner" ın orda bırakmıştım, o aptal yere gitmeye hiç niyetim yoktu.Birden aklıma garajdaki motorsiklet geldi. Motorsikletle gitmek iyi bir fikir olabilirdi. Motor sürmeyi özlemiştim, hızlı giderken rüzgarın yüzüme çarpması ve bol T-shirtümü havanlıdırması çok hoşuma gidiyordu. Kısa sürede alışveriş merkezine geldim,alışveriş yapmayı sevmiyordum bu yüzden işimi çabucak bitirip kasaya doğru yürüdüm. Ceplerimi karıştırdım sadece 50$ vardı. Şimdilik yeterdi ama yaşamak için çalışmak zorundaydım. Alışveriş merkezinden çıktım,aldıklarımı eve bırakmak için eve döndüm. Gazeteci çocuk gelmiş,gazeteyi bırakmıştı. "Seri İlanlar" bölümünde iş ilanlarına baktım, bana uygun bir iş yoktu. Dışarda aramaya karar verdim. Tam evden çıkıyordum ki rahatsız edici bir ses durmama neden oldu. Biraz duraksadıktan sonra bunun telefonum olduğunu anladım. Arayan kişinin ismi veya numarası gözükmüyordu. "Unknown" yazıyordı. Buda nesiydi? Telefonu açtım, ancak arayan her kimse sesi robot gibiydi: "Doğru olanı yaptın,bundan sonrada yanlış bir şey yapmayacaksın. Tüm bunlar bittiği zaman seni bırakacağım o zaman teşekkür etmek isteyeceksin ama beni asla bulamayacaksın. Neler olduğunu anlamaya çalışma,başka insanları dinleme,onlarla konuşma çünkü böylesi herkes için çok daha iyi olur. Tek yapman gereken sınavı geçmek." Her şey normal gidiyor diye çabuk sevinmiştim. Anormal bir telefon görüşmesi, ne demek istiyordu ve kimdi? Yine kafamda milyonlarca soru oluştu. Bunları yanıtlamak isterdim ama hiç vaktim yoktu. Motora atlayıp,iş aramaya gittim, henüz yeni başlamıştım ki küçük bir fast-food dükkanında "eleman aranıyor" yazısına rastladım. İçeri girer girmez kasanın başında duran orta yaşlı,sarışın bir bayan : -Hoşgeldiniz,bayan. Nasıl yardımcı olabilirim? diye sordu tatlı bir sesle. -Aah, şey ben iş arıyordum ve şu kapıdaki ilanı görünce hemen daldım Tanrım, ne kadar aptalca konuşmuştum, bir insanlar iletişim kurmayalı uzun zaman olmuştu. Ancak kadın hiç beklemediğim bir tavırla: -Pekâla, daha önce hiç garsonluk yaptın mı? Yalan söylemek konusunda başarılı değildim bu yüzden: -Aslına bakarsanız hiç yapmadım,ama çabuk kaparım. -Tamam,benim acilen elemana ihtiyacım var,bü yüzden hemen işe başlayabilirsin.Bu arada adım Almira, ya senin ki? -Alexis. Bu kadar çabuk iş bulabilmeme şaşırmıştım.Sanırım şanslı günümdeydim.Almira çok tatlı bir bayandı, güler yüzlü ve anaçtı,onunla iyi anlaşacağımızdan emindim.Ama fazla sevmesem iyi olurdu,sonuçta sevdiğim insanlara neler olduğunu biliyordum.... Eve geldiğimde saat yediydi. Geçen bir ay içinde TV izlemekten başka bir şey yapmıyordum. Ondan olsa gerek hemen TV'yi açıp zaplamaya başladım.Dandik bir kanalda durdum,çok güzel bir şarkı çalıyordu.Slow bir şarkıydı,dinlendirici,ninni gibiydi.Şarkının ezgisine daha fazla dayanamadan uyuya kaldım... Saat gecenin ikisi... 1 ay boyunca doğru düzgün uyuyamıyordum ama bu sefer azda olsa uyumuştum.Birden bire herşey yoluna mı giriyordu yoksa? Ben tam iyimser iyimser düşünürken yine şu bilinmeyen kişi aradı.Zırvaladığı şeyleri yine anlamadım: "Bu senin ilk görevin,merak etme sana yardım edeceğim. 9.bölgeye git ve Onu bul.Daha sonra seni tekrar arayacağım." Ben hiç bir şey diyemeden kapattı.Dalga geçmek için yanlış kişiyi seçmişti. Ne görevinden bahsediyordu? Hayır,bunu umursamamalıydım. O ses!!! Yukardan bir ses gelmişti,gelmiş miydi? Ve rüzgâr,hayır olamaz yine mi?
En son rebel_rocker tarafından Çarş. Mart 03, 2010 9:33 pm tarihinde değiştirildi, toplamda 1 kere değiştirildi | |
|
| |
Flame Kurucu&Administratör
Mesaj Sayısı : 666 Kayıt tarihi : 20/09/09 Yaş : 85
| Konu: Geri: Bilinmeyen Ptsi Ekim 26, 2009 6:00 am | |
| Melis bir bakamadı rpg ne onun için şimdilik sana ben puan vericem gerçekden baya emek harcamışsın. RPG Puanı 95 | |
|
| |
İbrahim_SN Süper Moderatör
Mesaj Sayısı : 1563 Kayıt tarihi : 23/09/09 Yaş : 33 Nerden : Çanakkale
Kişi sayfası RPG Puanı: (100/100)
| Konu: Geri: Bilinmeyen Ptsi Ekim 26, 2009 6:54 am | |
| bravo ya.klavyene sağlık | |
|
| |
DD <3 JeNseN.. Moderatör
Mesaj Sayısı : 2344 Kayıt tarihi : 22/09/09 Yaş : 29 Nerden : AnKaRa..
| Konu: Geri: Bilinmeyen Ptsi Ekim 26, 2009 6:59 am | |
| xD yine süpersin canım | |
|
| |
| Bilinmeyen | |
|